24 Aralık 2010 Cuma

İki gündür Ankara'nın asık yüzü ile kalkıyoruz sanki hiç uyanmak istemiyorum ,hatta ben bile geç kalkar oldum saat 8 de kalktım ...

Bu aralar havalarında etkisiyle nasıl bahane ama iyice uyuştum ...Yarın doğum günüm yeni bir yaşa gireceğim ve üstümdeki bu yüklerden kurtulmalıyım ...Sanki yüzüklerin efendisindeki Rohan kralı gibi kabuk değiştirmeliyim ...Atmalıyım katkat birikmişlikleri üstümden içinden yeni bir ben çıkmalı ...Kendi hayatım için yeni kararlar almalıyım ...Gerçi ay dönümünde yazdım bütün dileklerimi altınada imzamı attım ...Bu arada ne güzel kendimce dileklerim olduğunu gördüm ...Eskiden olsa en son kendim için dilerdim bir iki şey onlarda yine içinde başkalarının olduğu dilekler olurdu ...

Hayatımda şöyle ger dönüp baktığımda en büyük pişmanlığım neden öğretmen olmadım demek oldu ...Bir arkadaşımın söylediği bir söz biraz teselliği gibi geliyor öğretmek için illa ki öğretmen okulunda okuman gerekmiyor demişti ...Bende hayatıma giren insanlara bir kelime bile olsa yardım edebiliyorsam bu beni çok mutlu ediyor ...

Geçen haftanın yoğunluğundan sonra bu haftayı sakin ve huzurlu geçirdim ...Bü gün canım babama gidiyorum ...Biraz temizlik biraz sohbet ...


Bazen bakıyorum 47 yıl nasılda hızla geçip gitmiş ben ne yapmışım diye ...Hayatıma güzel şeyler kazandırmışım beni hatırlayan insanların yüzlerinde bir tebessüm bıraka bilmişim beni hatırlatacak birkaç güzel sözüm olmuş sevmiş sevilmişim ...Eeee daha ne olsun ...Kendimi seviyorum hastasıyım bu kadının...

Hiç yorum yok: