1 Ekim 2009 Perşembe

GÜL YAPRAĞI KADAR HAFİF OLMAK

Bir yazı okumuştum hayatımda hep arayıpta sözlere dökemediğim kelimeleri anlatmıştı bana...İşte dedim buydu olmak istediğim ...

Bir tapınak varmış kapısında kilit yokmuş ama sıkı sıkıya kapalıymış kapısı ne çalacak bir tokmak varmış nede bir zil ,dünyaya kapalıymış kapısı...Bir gün bir gezgin geçiyorken kapçok yorulmuş tapıanakta dinlenmek istemiş kapı kendiliğinden açılmış ...

İçeriden bir rahip gelmiş yolcu biraz dinlendikten sonra yoluna devam edeceğini söyleyip tapınakta kalmak için izin istemiş...Rahipte eline bir tas su almış ağazına kadar dolu adama vermiş bu yerimiz yok çok doluyuz demekmiş ...Adamda gülden bir yaprak koparıp suyun üstüne bırakmış ...Ben bu yaprak kadar hafifim kimseyi rahatsız etmem demek istemiş ...

bu yazıyı okuyunca hayatımda işte dedim olmak istediğim durum gül yaprağı kadar hafif olmak ...Her nerede olursam olayım insanlara yük olmamak isteğim ...

Bu ara deve dikenleri ile uğraşınca kendimine kadar yorgun hissettiğimi anladım...

Ben hayatımı nasıl daha kolay yaşanır hale getirmeye çalışıyorum insanlar ne kadar kendilerini zorluyorlar hayatları ve ellerindeki imkanların farkında bile değiller...

Ben iki üç yılldır kendimi bulma kendimle ilgilenme çalışmaları yapıyorum ...İlk önce olumlu düşünceyi hayatıma yerleştirmekle işe başladım ...Yasak ,günah ,ayıp üçgenini kırdım...

Sonra çekim yasasını devreye soktum çekim yaparken olmayacak ütopik şeyler istemedim kendimi tanımaya çalştım ben kimim ne severim ne gibi şeylerden hoşlanırım diye ...Sonra yeni şeyler için hayatımda yer açtım eski giyisiler den başladım bütün gereksiz şeyleri hayatımdan çıkarıp attım...

Birde canım aysuncuğum bana hedefim olmadığını gösterdi ...Kendime hedefler belirledim ...Bir günlük ,bir haftalık ,aylık ,yıllık gibi yazdım ...Hayatımda olmasını istediklerimi yazdım ...

Sonra şükürlerim ...Ne çok şükredek şeyim varmış kendim bile şaşırdım...Önce yazdım sabah akşam okudum gün içinde aklıma geldikçe okudum ...Sonra nefes alamk kadar normal bir hale geldi artık kendiliğinden ne çok şeye şükrediyorum ...Sabah kalkınca gözlerimi açtığıma yere bastığımda ayaklarımın üstünde dura bildiğime ...Yüzümü yıkarken içimden kendi kendime gülümseye bildiğime daha bir çok şeye hayatımda var olan ve kayetmiş olsamda onlarla yaşadığım anlara ne çok şeye şükrede biliyorum ...Hemde milyonlarca ŞÜKÜRLER OLSUN...

Evet gelelim EFT ye ilk okuduğumda hadi canım dediğim bu kadar kolay olamaz dediğim bir yönten ancak benim üstümde mucizeler yarattı kendimi ne çok değiştirdim ne çok gizlediğimi artık kabul edip onayladım kendimi sevmeyi öğrendim...

Benimde etten kemikten bir insan olduğumu benimde hata yapa bileceğimi öğrendim ve kabul ettim ...Başkalarının hatalarının bedelerini üstlenmemem gerektiğini ,kendi hatalarımıda başkalarına yüklememem gerektiğini öğrendim ...

Kendimi kimi zaman acımasızca eleştirdim ...Kabuk tutan yaralarımı kanatıp temizledim sardım sarmaladım aratık iyileşiyorlar ...Ben kabul ettikçe onlarda katlarından sıyrılıyorlar ...

Ben kendimi içimde küçücük savunmasız bir kız çocuğu olarak terk etmişim ...Kendimi buldum onu kocaman sarıp sarmaladım sevdim okşadım ve büyüttüm ...artık içimde bir genç kız var henüz aynı yaşata değiliz ...Ancak bu hal bile benim kendimi daha kolay ifade eder hale getirdi ...Artık kimse beni eftiri püften şeyler için ağlatamıyor bende kendi kelimelerimle beni sokup zehrini içime akıtanları sokuyorum sakin ve huzurlu bir şekilde yaptığım içinde farkına geç varıyorlar ...

Bu beni seviyorum hedefleri olan ne istediğini bilen elindekilerin kıymetini bilen ...Seven ve sevildiğnin farkında olan bir ben ne güzel bir büyüme bu çok güzel bir yaşlılığa adımlarım sağlam bir şekilde gitmek ...HASTASIYIM ben artık bu kadının...

Hiç yorum yok: