3 Mart 2010 Çarşamba

Günaydın günlüğüm

Sabah erkenden güneşin doğuşunu seyerttim...Ben evimin sabah veya akşam güneşin doğuşunu veya batışını gören bir manzaram olsun isterdim ...Ancak küçük bir aralıktan güneşin doğuşunu seyrettim çok mucizevi bir şeydi...Sabahın huzuru ve sükununu yaşadım...

Dün benim kuzulara gittim üstümde hala kokuları duruyor canlarım ya çok tatlılar...Dün ben derginin sayfalarını çevirirken Mert sanki sayfaları onun için çeviriyormuşum gibi farkındaydı ...Daha sonra bir hikaye kitabını önüne tutuğumda heyecandan eli ayağı titriyordu ...Alp kuzusunun umrunda değildi...Artık iyice büyüdüler iki gün sonra dört aylarını dolduracaklar ne kadar çabuk geçti deniyor ama hiç kolay geçmedi ...Sürekli koşuşturma ve her an yeni birşey öğrenme ile geçen bir dört ay ...

Bu gün annemin doğum günü ...Ben liseye giderken annemin belkide hayatında ilk doğum günü kutlamasını yapmıştım ...Okuldan dönerken filamingo pastanesinden ona bir yaş pasta almıştım en çikolatalısından ...Sonra gümüş bir şekerlik almıştım ...Yıllarca evimizin baş köşesinde durdu ...Eve gelirken bindiğim otobüs bozulmuştu ama eve ulaştım ve anneme hediyelerini verdiğimde ilk defa annemin duygulandığını gördüm ...

Bu yaşadığımız doğum gününden sonra her yıl annemin doğum gününü kutlar hale geldik ... Bu senede annemin birazdan doğum günü kutlayacağım ...artık hayattan elini eteğini çekmiş bir insana bir şey alamıyorsunuz ama yinede kutlamak onu mutlu ediyor...

Bu gün anneannemim ölüm yıl dönümü ayrıca ...Ne kadar güçlü bir kadındı hani en Osmanlısından ...Sevgiside yergiside şiddettli idi hiç çekinmeden içinde ne varsa söylerdi ...Bundan sekiz yıl önce kaybettik anneannemi dayım ve benim kollarımızda öldü ...Ben hayatımda daha önce hiç bir ölüme şahit olmama rağmen hiç korkmadım ...Belkide sevdiğim birini yolcu etmenin telaşındadı...Bütün vazifelerimi annem ve kendi adıma yapmanın iç huzurunu yaşadım ...Arkasından hep sevgiyle andım ...Beni çok sevdi hatta kendi çocuklarından bile onun en kıymetli gül reçellerinin aşılarını bile yememe ses çıkarmadı ...Şimdi ben gül reçelini ve güllü lokumları anneannemi anarak yerim sanki gül kokardı benim anneannem...Canım mekanın cennet olsun seni seviyorum güçlü güzel ve birazda huysuz kadın...

Bazen hayat geçmişten bir anı ,bezen güzel bir tat ,Bir koku,bazende acı olarak karşımıza çıkıp burnumuzun direğini sızlata biliyor ...

İki gün öncede teyzemin kızının doğum günü idi ben orta okula gidiyordum doğduğunda ...Teyzem doğuma gidince ben bebeğe yelek öreceğim diye tuturup bir gecede yelek örmüştüm yeni bebeğe ...Hastaneden geldiklerinde dünyalar güzeli bir kız bebekti yeni bebek ...Sakin huzurlu ve az şikayetçi oldu hep ...

Bu sene doğum günlerini kutlarken hep anılarım canlanıyor sevdiklerimle ilgili ...Canlarım hepinizi çok seviyorum iyiki benim sevdiklerimsiniz...

Hiç yorum yok: